Loading...

BENDEN İÇERİ (PANDEMİ)

Rana Öztürk

Blog Featured Image
Ve mart ayının ortalarında derelerle sürüklenen çakıl taşlarını cebime, denize varmayı umut eden kağıttan gemilerimi kalbime, bir bahar sabahıyla gelen üzüntümü ise;
Köpüren saçlarımla
Derinleşen yüzümün çizgileriyle
Zaman zaman boğuklaşan sesimle
Evimin duvarlarına, mutfak tezgahına , banyo eviyeme, çekmecelerime, kedimin tüylerine…
Kendimle ve dünyayla halledemediğim meselelerim vardı. Sustuklarım hep söylediklerimde tutsak kaldı, hayatım boyunca kendimi şiirlerle boğdum. Yeni arayışlarda kayboldum, sokaktaki insanların fotoğraflarını çekerken onlarda kaybolup kendimi bulmak istedim..
Ve bir gün kibirli, kendini tüm yaşamın merkezinde gören biz insan ırkının pandemiyle yüzleşmesini gördüm.. Yaşam döngüsünün insansız da devam edebileceği ve hatta yaşamın doğal seleksiyonunda ziyadesiyle kendine önem atfeden insan canlısının, yalnızca bir virüsle dahi tüm dünya yaşamından silinebileceği gerçeğiyle karşılaştım, karşılaştık…
Yarının ne getireceğini tahmin dahi edemediğim bir sürece girmiştim, girmiştik.. Yarın var mıydı? Ara ara dışarı çıkıyor, korkuyor, endişeleniyor ; yine de dışarda olup biteni gözümle görüp fotoğraflamak istiyordum...
Uyku kabul etmiyordu beni, yalnızca insanların değil, çocuk seslerinin, odaların, sokakların da ölebileceğini biliyordum artık… Duvarlar kalındı, çıplak vücudumu örten örtü inceydi, tavanda avize eksikti. Sesim kendimle hapisti.
Pencere camlarında fotoğraflıyordum kendimi, tv kanallarının yansımasında, ömrümüm fotoğraflarından yansıyordum hayata. Özümü; izlediğim filmlerle, dinlediğim müzikle, yeni öğrendiğim kelimelerle toplayıp kayboluşuma bölüyordum. Ömrümün toplamını eksiltip tekrar tekrar çarpıyordum. Her fotoğrafta gözlerim gökyüzüne yakın, ellerim acemi, ayaklarım fesleğene bulaşmış, öz çekiyordum…
Kısa sürede yaşanılan distopya daha epidemi bitmeden unutuldu. Ancak herkes kendindeki benle yüzleşme fırsatını az da olsa bu süreçte bulmuştur diye düşünüyorum. Ben kendimde her zaman aradığım bir başka benle sıkça karşılaştım, karşılaşıyorum… Ben, bendeki beni ararken fotoğraflarımda kayboldum. Kaybolduğumda kendimi buldum.

Şairin dediği gibi

‘’İki elim göğsümde şimdi.
İnsanın evi kalbi,
Evimi kalbimde taşıyorum.
Sardunyalar kırıldıkları yerlerinden yine yeşil.
Her sabah daha yeşil.
Kırıldıkları yerleri inadına yeşil..

Kemal Hamamcıoğlu